| Posta

ENGELSİZ ASLANLAR KÜME DÜŞER Mİ?


Galatasaray Başkanı Dursun Bey, bir süre önce tekerlekli sandalye basketbol branşının teknik kurulu ile bir toplantı yaptığınızı biliyoruz. Bu toplantıda teknik kurulun önerdiği, bir özel eğitim merkezi yapmak, balo yapmak, daha doğrusu 113’üncü kuruluş yıldönümü balosunun gelirinin Engelsiz Aslanlara kalması, GS store’larda satılan her üründen 1 TL bu branşa ayrılması gibi önerilerin hepsine “Peki” dediniz. Ve “Ben arkasındayım” dediniz. Bunlara ek olarak “Takımı eski gücüne getirin” talimatı verdiniz.

Talimatlarınıza uyulmuyor
Ama verdiğiniz talimatların ne kadarı yerine getiriliyor onu hiç kimse bilmiyor. Şube sorumlusu olan, kıymeti kendinden menkul Ural Aküzüm isimli yönetim kurulu arkadaşınız, sizin yanında verdiğiniz talimatlara uymayarak “Bütçeniz 600 bin TL’dir. Bununla ne yaparsanız yapın” diyecek kadar ileri gitmiştir. Hiç kendisine sordunuz mu, sorumluluğunu taşıdığı branşın Süper Lig’teki maçlarının kaç tanesine gitmiştir ?

Kulübe leke sürüldü 
Geçenlerde bir arkadaşım, bu kişinin Galatarasay Lisesi’nde okurken, kendisine verilen lakabı söyledi. Hiç şaşırmadım. Bugün de aradan yıllar geçmesine rağmen herhalde aynen devam ediyor. Yani bir takımın yolunu ‘tıkaç’lamaya çalışıyor. Ayrıca kendisi 113 senelik Galatasaray’ın asli yönetim kurulu üyesi olarak, bir federasyonun yedek yönetim kurulu üyeliğini kabul etti. Bu hareketiyle kulübün tarihine ayrıca leke sürmüştür. Neymiş, derneklerde, federasyonlarda yedek yönetim kurulu üyesi olanların istifa hakkı yokmuş. Hukukçu ya bir yorum yapıp bunun arkasına saklanmış.

‘Ekonomik olsun’ 
Yukarıda sorduğumuz sorunun cevabını isterseniz ben vereyim. Bu sorumlu arkadaşınız, Galatasaray Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı’nın hiçbir Süper Lig maçına gitmemiştir.

Sizin “Eski gücümüze kavuşalım” demenizin arkasından henüz basketbol transferi ile ilgili gelişme olmadığı gibi devamlı olarak “Ekonomik olsun, 600 bin TL’yi geçmesin” sözleriyle herhalde şaka yapıyor. Bu arada takımın as oyuncularına, diğer kulüplerden yapılan teklifler var.

Kısa bir süre sonra onlar da giderse o zaman Ural Aküzüm Bey hedefine ulaşacak ve belki de defalarca Avrupa ve Dünya şampiyonu olan Engelsiz Aslanlarımız ikinci kümeye düşecek.

Bunlar doğru ise… 
Konumuz 27 Mayıs-1 Haziran tarihleri arasında Paris’te yapılan Atletizm Grand Prix Uluslararası Turnuvası’nda, Atletizm Milli Takımı sporcularının yaşadıkları. 8-9 Nisan 2017 tarihleri arasında yapılan Türkiye Şampiyonası’nda, çok büyük sınıflandırma hataları yapıldığı Paris’teki uluslararası turnuvada ortaya çıktı.

■ Gülle atmada bir sporcumuza F 52 sınıflandırması yapılmış ve daha sonra Fransa’daki Şampiyona’da yapılan testinde F 55 olduğu anlaşılmış, bundan dolayı da 7 metre olan baraj 9.5 metreye çıktığından başarılı olamamıştır.

■ Bir diğer sporcumuz F 53 ile sınıflandırılmış. 10 metre atıp dünya barajını geçtikten sonra Fransa’da yapılan ölçümde F 55 sınıfına alınmış ve böylece baraj 10 metreden 33 metreye çıktığı için elenmiş ve boşuna gitmiştir.

■ Başka bir güllecimiz, F 52 sınıfında belirtilmiş, yine Paris’te yapılan ölçümde F 55 olunca, yükselen baraj dolayısıyla dereceye girememiştir.

■ Daha önce 2 defa Türkiye Şampiyonası’na katılıp sınıflandırmadan geçemeyen ve yarıştırılmayan bir sporcumuz, Türkiye Şampiyonası sırasında sınıflandırma almış ama Fransa’ya gittiğinde engelsiz olduğu anlaşılıp yarıştırılmamıştır.

■ Bir başka sporcumuz eksik yapılan başvuru sonucunda yarışmadan geri dönmüştür.

■ Bir belediyemizin 2 bayan sporcusu, 400 metre bayrak yarışı için Paris’e götürülmüş. Ama bu dalda başvuru yapılmadığından, yarışamadan geri dönmüşlerdir.

■ Atletizm takımımızın antrenörlerinden bir hanım, 3 aylık bebeği ile kafileye dahil edilmiş ve bir bayan sporcu ile aynı odayı paylaşmıştır. Sporcumuz, bebeğin gece ağlamasından dolayı odasının değiştirilmesini isteyince 3 kişilik bir odaya verilmiştir. Bu bayan antrenörün çocuğu ile mi yoksa sporcularla mı ilgilendiği anlaşılamamıştır.

■ Bir başka sporcumuz 3 adım atlama branşında dünya barajına yakın olduğu için götürülmüş ama bu branşta yarışma olmadığı için, uzun atlama branşında yarıştırılmış ve dolayısıyla dünya barajını geçememiştir.

Başka bir ülkede yapılsa… 
Bu arada Bedensel Engelliler Spor Federasyonu Başkan yardımcılarından biri, katılımlarla ilgili konuda yapılan bir eleştiriye “Bu katılımları Türkiye Milli Paralimpik Komitesi bildiriyor, bizimle ilgisi yok” diyerek büyük bir yalana imza atmıştır. Yukarıda yazdıklarımız doğru ise, bir başka ülkede bu yapılsaydı, o gün o federasyon toptan istifa ederdi. Ama bizdeki koltuk hırsı sadece bize böyle yazılar yazdırır o kadar. Şimdi merakımız, Spor Genel Müdürlüğü’nün bu konuda bir soruşturma açıp açmayacağı?

NOT: Okurlarımızın mübarek Ramazan Bayramı’nı kutlar, huzur içinde geçirmelerini dilerim.